Hamilelikte ultrason muayenesi sıklığı ne olmalı?
- Zuhal Eyuboglu
- 20 Şub 2021
- 4 dakikada okunur
Dr. Birgül Karakoç / Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı
Ülkemizde gelişmiş ülkelere oranla neden daha fazla sıklıkta ultrason muayenesi uygulanıyor? Ultrason muayenelerinin fazlası sakıncalı mı? Her şeyin yolunda gittiği hamileliklerde, ultrason muayenesi sıklığını azaltma isteği doktorlara teklif edebilirler mi? İşte bu soruların ve daha fazlasının cevabı…

Hamilelik döneminde ultrason muayenesi, bebeklerin sağlığı ve hamileliğin gidişatı ile ilgili birtakım veriler sağlaması açısından çok değerli. Ancak ultrason muayenesinin sıklığı da bir o kadar önemli. Gelişmiş ülkelerde normal ilerleyen bir hamilelikte bu muayene hamilelik boyunca 3-4 kez yapılırken, ülkemizde ise maalesef yaklaşık 11-12 kez yapılıyor. Oysa ortada bir sağlık sorunu yokken çok sık girilen ultrason muayeneleri, hem gereksiz masrafa hem de hamileliğin seyriyle ilgili yanlış tahminlere neden olabiliyor.
Hamilelikte ultrason muayenesi neden yapılır?
İlk 3 ayda
* Dış gebelik olup olmadığı kontrol edilir.
* Bebekte belirgin yapısal ve kromozomal bozuklukların saptanması sağlanabilir.
* Çoğul hamilelik var mı diye belirlenir.
* İkiz bebeklerin tek kesede mi, yoksa iki ayrı kesede mi olduğu belirlenir.
* Düşük tehdidi var ise bebeğin hayatta olup olmadığı ve hareketlerini devam ettirip ettirmediği saptanır.
* Hamilelik gelişimi normal mi, anormal bir durum var mı diye kontrol edilir.
İkinci 3 ayda
* Plasentanın rahim içindeki yerleşiminin sağlıklı olup olmadığına bakılır.
* Bebeğin anne karnında anatomisi değerlendirilir ve var ise bozukluklar tespit edilir.
* Hem bebeğe hem de rahme giden kan akımının durumu ölçülür.
* Amniyon sıvısının miktarının ideal olup olmadığı ölçülür.
* Rahim ağzının uzunluğuna bakılır ve bebekte erken doğum riski araştırılır.
Son 3 ayda
* Hamileliğin ilk aylarında tanımlanmamış olan bozukluklar saptanır.
* Bebeğin gelişiminde her şeyin yolunda olup olmadığına, amniyon sıvısının fazla ya da az olup olmamasına ve kan akımı düzeylerine bakılır.
* Bebeğin anne karnında aldığı pozisyon ve duruş tespit edilir.
* Plasentanın yerleşim yeri ve yaşına bakılır.
Hamilelikte hangi sıklıkta ultrason yapılmalı?
Hamilelikte ultrason, Avrupa’daki ülkelerde rutin olarak, Amerika Birleşik Devletlerinde ise gereken durumlarda yapılır. Örneğin; İsviçre’de hamilelik boyunca yapılan ortalama ultrason sıklığı 4.6’dır. Bu incelemelerin yüzde 36’sı rutin taramadır, yüzde 48’i ise medikal bir sorun nedeniyle yapılmıştır. ABD’de Obstetrisyen ve Jinekologlar Akademisi (ACOG ), ultrasonun hamilelikte rutin yapılmasının bebekte sakatlık, ölüm durumlarını ve gereksiz girişimleri azaltmadığını ileri sürer. Bu sebeple de bu uygulamaya karşı çıkmıştır ve sadece çok gerekli durumlarda kullanılmasını savunmuştur. Ülkemizde ise bir anne adayına hamileliği boyunca yaklaşık olarak 11-12 kez ultrason muayenesi yapılır. Bu kadar sık yapılması, aileyi gereksiz masrafa sokar ve yanlış tahmine neden olabilir. Dolayısıyla en ideali; hamileliğin belli dönemlerinde bilinçli ve etkili ultrason incelemelerinin yapılmasıdır.
Her anne adayının mutlaka ultrason muayenesi yaptırması gereken dönemler:
11-14. haftalarda ense kalınlığı ölçümü ve erken anomali taraması,
18-23. hamilelik haftalarında genetik ultrason,
28-32. haftalarda bebek gelişiminin değerlendirilmesi,
37-40. haftalarda bebek pozisyonu ve amniyon sıvısı değerlendirmesi
Ultrason bebek için zararlı olabilir mi?
Son yıllarda ultrason cihazlarının güvenli olmaları için yapılan çalışmaların sayısı oldukça fazladır. Ultrason muayenesinde özellikle ses dalgalarının yol açtığı doku ısınmasını dikkate almak gerekir. Ultrason incelemesi sırasındaki ısı artışının ne gibi problemlere yol açacağı henüz net değildir. Ancak yine de doppler incelemeleri, hamileliğin ilk haftalarında kısa süreli uygulanırsa ısı riski azaltılmış olur. Bir araştırma sonucunda, ultrason uygulamasının 2 dakikadan uzun süreli yapılmasının olumsuz etkileri olduğu belirtilmiştir. Hamilelikte ultrasonun ısı etkisi dışında mekanik etkileri de olabileceği belirtilmiştir. Şöyle ki bu ısı, bebeğin içinde bulunduğu sıvıda bir akım oluşturur. Aynı zamanda hücreleri birbirinden ayırabilir. Bu etkilerin çok küçük düzeyde olduğu ve zarar verme olasılığının düşük olduğunu belirtebiliriz. Tanısal ultrason ile yapılan epidemiyolojik çalışmalarda, ultrason muayenesinin sıklığının artması sonucu bebeklerde anomali riskinin arttığına yönelik olumsuz bir durum da gösterilmemiştir. Bu sonuca rağmen hamilelikte ultrasonun etkileri ile ilgili maalesef çok güçlü kanıtlar yoktur. Ancak yine de, normal ilerleyen hamileliklerde gereksiz şekilde fazla sayıda ultrason muayenesi yapılmamalıdır. Özetle; sağlıklı gelişim gösteren, herhangi bir risk faktörü taşımayan bir hamilelikte sık ultrason yapılmasının anne karnındaki bebek üzerine herhangi bir olumlu etkisi yoktur.
3 boyutlu ve 4 boyutlu ultrasonlara dikkat!
3 ve 4 boyutlu ultrasonlarda enerji çıkışının daha fazla olduğu belirtilir. Özellikle organ gelişiminin olduğu ilk 3 ayda; hücre bölünme hızı daha yüksektir, kan akımı sınırlıdır ve cenin ise küçüktür. Ultrason da bir enerji modalitesi olduğu için daha dikkatli olunmalıdır. Dolayısıyla uzmanların, hamilelikte ultrason konusunda uygun olan en düşük doz prensibine uyması önemlidir. Özellikle çok gerekmedikçe, hamileliğin 10-12. haftaları arasında doppler muayenesi yaptırılmamalıdır.
Türkiye ve dünyada ultrason uygulamaları
Tüm gelişmiş ülkelerde ultrason muayenesi, hamileliğin gidişatı normal ise genellikle 3 kez yapılır. Örneğin; Amerika Birleşik Devletleri’nde, sağlık kurumları hamilelikte toplam 3 ultrason ücretini karşılar. Fazladan ultrason muayenesi olmak isteyen anne adayları, ücreti kendileri öder. Hamilelik takibinde öncelikle tüm riskler bilinmeli, buna göre önlemler alınmalıdır. Ancak maalesef ülkemizde bu konuyla ilgili verilmiş ortak bir karar yoktur. Bu durum da ülkelerin sağlık sistemleriyle ilgilidir. Hamilelik gelişimi yolunda giden anne adayları, hamileliğin en başında, gerekmedikçe, ayda bir rutin olacak şekilde ultrasona girmemeyi doktorundan talep edebilir.
Aileden böyle bir talep geldiği takdirde doktorların karşı çıkmayacaklarını düşünüyorum. Ancak ülkemizde ultrason, ne yazık ki bir eğlence aracı gibi görülüyor. Yani anne adayları tarafından, “Niçin kısa bakıldı? Ama ben göremedim. Eli nerede? Kardeşi el sallasın.” gibi istekler söz konusudur maalesef.
Ultrasona fazla girmeyin!
Ultrason muayenesi uzun yıllardır hamilelikte kullanılır ve hem anne hem de çocuk için güvenli olduğuna işaret edilir, ancak buna rağmen; çocuklarda disleksi, epilepsi, zeka geriliği ve şizofreni gibi nörogelişimsel problemlerde, ultrason ile bağlantılı durumları ortaya koyan araştırmalar mevcuttur. Dolayısıyla herhangi bir sağlık sorunu olmadıkça, sağlıklı giden hamileliklerde, önerilenden fazla ultrasona girmemeye özen gösterilmelidir.
Editörün notu: Uzmanımızın diğer yazılarını da mutlaka okuyun.
Comments